31 Mayıs 2013 Cuma

GRIMM


GRİMM

      2011-2012 sezonunda NBC kanalında başlayan bir dizimiz var, Grimm. Adından da anlaşılacağı gibi isim babası ünlü Alman masal yazarı Grimm Kardeşler. Ve yapıtta bol miktarda Almanca isimler, deyimler mevcut. Konusunu kısaca belirtmek gerekirse, Portland polisi Nick Burkhardt birçok korkunç olay yeri görmüş olmasına rağmen, görmeye başladığı tuhaf görüntülere hazırlıksız yakalanır; Nick görünüşte gayet normal olan insanların bir anda korkunç canavarlara dönüştüklerini görmektedir. Hayattaki tek akrabasının ziyaretiyle gerçeği öğrenen Nick doğaüstü yaratıkları görebilme yeteneğini ailesinden miras almıştır. Bir “Grimm” olarak, insanlarla mitolojik varlıklar arasındaki dengeyi korumakla görevlidir. Değişmiş “Büyük Kötü bir Kurt” en yakın dostu ve ortağı olur. Nick’in bir polis olması bir zamanlar sadece masallarda olduğuna inandığı suçlularla sık sık karşılaşmasına neden olmaktadır. Böyle bir konuya sahip olan bu dizi, sıradan ve benzerlerine sıkça rastlanan bir esere benzer gibi gelse de, sürükleyici ve yer yer gerçekliğe yaklaşan kurgusuyla kendine yer edinmeye başlamıştır.

      Grimm, bir isimden daha çok, doğaüstü yaratıklarla mücadele eden bir çeşit sülaleye veya insan grubuna verilen bir isim olarak karşımıza çıkıyor. Her bölüm, ünlü masallardan bir cümleyle başlıyor ve ona uygun bir konu işleniyor. Hemen her bölümünde farklı yaratıklar ortaya çıktığı için biraz Supernatural biraz da Buffy dizilerine benziyor, yani adı geçen iki diziyi sevenler Grimden de hoşlanabilir. Nick adlı başrol oyuncusu bir manada “seçilmiş kişi” yani “İsa-Mesih” gibi de değerlendirilebilir. Ve mücadele ettiği yaratıklar da iblisler, Leviathanlar vb olabilir. Zaten ezelden ebede iyiyle kötünün mücadelesi vardır, devam edecektir kıyamete kadar.

      Dizide polis memuru Nick’e yardım eden bir “Blutbad” vardır, bir çeşit kurtadam ve bir manada da haindir, “wesen” adı verilen insan dışı türdaşlarına ihanet ederek azılı can düşmanları Grimm’e yardım etmektedir. Bu yüzden de düşman edinmiştir. Grimm’e yardım eden tek “wesen” Monroe adındaki blutbad değildir, “eisbiber” denen kunduza benzer bir tesisatçı, blutbad Monroe’nin kız arkadaşı kediye benzer bir yaratık da vardır. Bu farklı yaratıklar normalde insan görünümündedirler ama kızdıklarında ya da beslenmeleri gerektiğinde kendi özel yapılarına dönüşmekte ve diğer insanlar tarafından da görülmektedir. Grimm ise bu yaratıkları normalde de görebilmekte ve yaratıklar da Grimm’i fark edebilmektedir. Şimdiye kadar arz-ı endam eden yaratıkları sayarsak, blutbad ( kan banyosu), Hasslich (Almanca : İğrenç, Çirkin), Hexenbiest (Almanca : Cadı Kaltak), Haage (Almanca: Yabani), Jägerbar (Almanca: Avcı Ayı), Mellifer (Almanca: Bal Toplayıcı), Ziegevolk (Almanca : Keçi Halkı), Eisbiber (Almanca: Buz Kunduzu), Reinigen (Almanca : Katıksız Fare), Bauerschwein (Almanca: Cahil Domuz), Siegbarste (Almanca: Zafer Patlaması), Rißfleisch (Almanca: Et Parçalayıcı), Lausenschlange (Almanca: Alçak Yılan), Mauzhertz (Almanca: Fare Kalbi), Fuchsbau (Almanca: Tilki İni), Geier (Almanca : Akbaba), Waschbar : (Almanca : Rakun), Spinnetod (Almanca: Örümcek Ölümü), Wildschwein (Almanca: Yaban Domuzu), Schneetmacher (Almanca : Acımasız, şeytani yaratık), Löwen (Almanca : Aslan), Dickfellig (Almanca : Kalın Derili), Skalenzahne (Almanca : Pullu Diş), Steinadler (Almanca : Altın Kartal), Schakal (Almanca : Çakal), Dämonfeuer (Almanca : İblis Ateşi), Skalengeck (Almanca : Pullu Züppe), Klaustreich (Almanca : Otlakçı Muzur), Seltenvogel (Almanca : Nadir Kuş), Hundjäger (Almanca: Avcı Köpeği), Murciélago (İspanyolca: Yarasa), Wildermann (Almanca : Vahşi Adam), Mauvais Dentes (Almanca: Kötü Diş), Coyotl (Aztek dilinde : Kır Kurtları), Nuckelavee (Kelt dilinde: At), Stangebär (Almanca: Mızrak ayısı), Seelengut (Almanca: İyi Kalpli), Königschlange (Almanca: Kral Yılan), Drang-Zorn (Almanca: Öfke Dürtüsü), Genio Innocuo (İtalyanca: Zararsız Dahi), Balam (Maya dilinde : Balım), La Llorona (İspanyolca: Ağlayan Kadın), Lebensauger (Almanca: Hayat Emici), Wendigo (İngilizce: Yamyam ruh), Scharfblicke (Almanca: Keskin gözler) ve Jinnamuru Xunte (Afrika dilleri: Gözyaşı hırsızı) adlı yaratıkları sayabiliriz. Görüldüğü gibi epey kalabalık bir yaratık populasyonu mevcut. Bunlarla çok farklı şekillerde mücadele etmek gerekmektedir. Özellikle zararlı olanlar için çeşitli silahlar mevcuttur, kimisi zehirle, kimisi kendi kanıyla, kimisi özel kurşunlarla, kimisi kafası kesilerek öldürülmektedir. Bunca yaratık olduğu yetmezmiş gibi bir de büyülerle büyücüler işin içine girmiş, ortamı hepten germişlerdir. Dizide bir ana konu da vardır elbette ve bir tanesi Nick’te bulunan yedi kadar anahtar bir araya geldiğinde bir çeşit harita oluşturmakta ve sır saklamaktadır. Wesen denilen yaratıkların soyluları da, ki onlara “prens” adı verilmiştir, bütün anahtarları toplayıp o sırra ve gizeme ulaşmak için yüzyıllar boyu mücadele etmişler ve etmektedirler.

    
       Dizinin oyuncularına gelirsek,     

David Giuntoli--- Polis memuru Nick Burkhard

Russell Hornsby ---- Hank Griffin,  Nick’in ortağı

Bitsie Tulloch-----Juliette Silverton, Nick’in kız arkadaşı

  Silas Weir Mitchell----   Eddie Monroe, Nick’e yardım eden “blutbad”

  Reggie Lee----- Wu, Nick’in mesai arkadaşı

Sasha Roiz----Sean Renard, Nick’in amiri aynı zamanda bir Hexenbiest

şeklinde sıralayabiliriz. Dizi belli bir düzeyi ve heyecanı tutturduğu için yeni sezon onayı alarak yayın hayatına devam edecektir. 2. sezonu yakın tarihlerde sona eren yapım, takipçilerini merakta bırakacak sezon finaliyle şimdilik beyazcamdan köşesine çekilmiştir.

                          

                                                               
 Mahir ÖZDİLEK


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder